Türk Ceza Kanununda Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Işlenen Suçlar Ahmet Cemal Ruhi

Hacı Bektaş-ı Veli; "Eline, Beline, Diline Sahip Ol" demiştir. Bu çalışmayı yaparken bu sözün ne kadar derin anlamlar taşıdığını bir kez daha fark etmiş oldum. İnsanların özellikle karşı cinse karşı, cinsel amaç taşıması dahi fiziki temasta bulunmamasını tavsiye ederim. Günümüzde cinsel amaç taşımayan fiziki temaslar dahi, yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermektedir.

Türkiye’de yargılamanın çok uzun sürmesi de kişileri bugün için mağdur eden en önemli konulardan biridir. Kişi cinsel amaç taşımadan fiziki temasta bulunmuş ise, bunu soruşturma safhasında savcıya, kovuşturma safhasında hâkimlere anlatmak ve onları ikna etmek zaman almaktadır. Bu durumda şüphelinin mağduriyetlere neden olmaktadır.

Tavsiyemiz şudur. Bilinçli olarak fiziki temasta bulunmayınız. Karşı taraf elini uzatmadıkça tokalaşmayınız. Samimi olmadığınız insanları yanaktan dahi öpmeye kalmayınız. İstemeyerek dahi olsa karşı tarafa dokunacak mesafede bulunmayınız. Örneğin, kalabalık olan metroda ayakta seyahat ediyorsanız, kadınların olduğu alanda değil de erkeklerin olduğu alanda bekleyiniz.

Irza geçme, ırz ve namusa tasaddi, reşit olmayanlarla cinsi münasebet, söz atma ve sarkıntılık suçları 765 sayılı Türk Ceza kanununda “adabi umumiye ve nizami aile aleyhinde cürümler” başlığı altında düzenlenmiş iken 5237 sayılı TCK’da cinsellik artık bir bireysel özgürlük değeri olarak kabul edildiğinden “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir. Bu yaklaşım farklılığının sonucu olarak kadın-kız ayrımı kaldırılmış, evlilik içinde ırza geçme açıkça suç belirtilmiş, evlenme vaadiyle kızlık bozma suçuna yer verilmemiş, cinsel suç failinin erkeğin yanı sıra kadın da olabileceği kabul edilmiş, cinsel suçlara maruz kalan ile evlenen sanık ve diğer suç ortaklarının cezasız kalması olanağı kaldırılmıştır.

Eserde 5237 sayılı TCK’nun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde düzenlenen suçlar incelenmiştir. Ancak suçlar üzerinde irdeleme yapılırken mümkün olduğu nispette teorik tartışmalardan ziyade uygulamaya ağırlık verilmiştir. Bu nedenle eserde, suç tipleri gereksiz ayrıntılara 8 ÖNSÖZ girmeden özüyle anlatılmış ve içtihatla desteklenmiştir. Uygulamada bir konuda karar verecek olan hâkimler, taraflardan iddia ve savunmalarını kanıtlayacak o konu ile ilgili emsal karar istemektedirler. Söz konusu ihtiyaç dikkate alınarak bu çalışma yapılmıştır. Bu eserin hazırlanmasındaki amacımız, hukukçuların konu ile ilgili emsal kararlara kolayca ulaşmalarını sağlamaktır.