Ürün Açıklaması
Günümüzde moda bir tabir haline gelmiş bulunan Resmi İdeoloji ile Yüzleşme tartışmalarına katkı mesabesinde görülmesi gerektiğine inandığımız Şeyh Said -Bir Dönemin Siyasi Anatomisi- başlıklı çalışma Ekin Yayınlarının 102. kitabı olarak okuyucularla buluştu. Bahadır Kurbanoğlunun kaleme aldığı ve 10 bölümden oluşan kitap, arşiv resimlerle birlikte 512 sayfadan oluşmakta. Kitapta Şeyh Said hadiseleri, kronolojik bir tarih anlatımından ziyade, dönemin sosyo-politik yapısı, hadiselerin gelişimi, sonrasında yarattığı etkiler ve cumhuriyet tarihine vurduğu damga dolayımında ele alınmakta. Kitapta, daha önce yapılmış çalışmalarda boşlukta kalmış ve ele alınmamış hususların irdelenmesinin yanında, farklı politik çevrelerin Şeyh Said hadiselerini kimliğinden ayrıştırmalarına, kendi ideolojik yaklaşımlarına malzeme kılmalarına ve serdettikleri tarihsel anakronizm örneklerine delilleriyle birlikte geniş çerçevede itirazlar yer almakta.Arka kapak yazısı, bize kitabın hedeflerini şu şekilde özetliyor:Şeyh Said Kıyamı Cumhuriyet tarihinin belki de en önemli hadisesidir. Çünkü yeni rejimin tüm sacayakları hadiselerin bastırılmasının ardından oluşan elverişli ortamda hayata geçirilebilmiştir. İstiklâl Mahkemeleri ve Takrir-i Sükûn Yasası marifetiyle ülke sathındaki tüm muhalif unsurlar kıyamla bağlantılı oldukları ya da kıyama sebebiyet verdikleri iddiası/gerekçesiyle ya susturulmuş ya da ortadan kaldırılmıştır. Bunların başında da Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası, basın ve ülke sathında İslami kimliği temsil eden kanaat önderleri, mütefekkirler, şeyhler vb. gelmektedir. Böylelikle ülke insanının tenkil, taktil, tehcir, inkâr ve asimilasyon politikalarıyla tedip edilmeye çalışıldığı ve dikta (Tek Adam) rejiminin tüm özelliklerini barındıran bir döneme geçilmiştir. Bu yıllar, Türk Ulus kimliğinin inşası adına, hem İslam düşmanlığının hem de Kürt kimliğini inkârın birlikte yürütüldüğü ve günümüzde halen devam eden sorunların üretildiği dönemdir.Bu çalışmanın yapılış amacı hem bu dönemi ve ardından gelen gelişmeleri analiz etmek, hem de gerek Cumhuriyet döneminde gerekse günümüzde Şeyh Said Kıyamına yönelik serdedilen Kemalist, Komünist-Sosyalist, Kürt Ulusalcısı ve İslamcı politik tahlillerin anakronik yönlerini ortaya koymaktır.Özellikle Cumhuriyetin ilk yıllarına ait İslami kimliğe düşmanlık politikaları, müslüman halkın çektiği sıkıntılar ve ödedikleri bedeller kavranmadan, resmi ideoloji ile hakiki bir yüzleşmeye kapı aralamanın mümkün olamayacağına inanan kesimler olarak, kitabın bu çerçevedeki tartışmalara mütevazi bir katkı sağlayacağına inanıyoruz.