Cumhuriyet döneminde ilklerin yaşandığı 1930 Belediye Seçimleri hem tarihi hem de siyasi açıdan önemli bir yere sahiptir. Bu seçimlerde ilk defa kadınlara ve Gayrimüslim halka siyasete katılma hakkı tanınmıştı. SCF merkez olmamasına rağmen İstanbul’un tarihi ve ekonomik öneminden dolayı öncelikle İstanbul’da teşkilatlanmaya önem vermiştir. Gayrimüslimlerin yoğunlukta yaşadığı şehir olarak karsımıza çıkan İstanbul’da seçimler çok çekişmeli geçmişti.
Seçimlere katılan muhalefet fırkası birçok yerde iktidarın engellemeleri ile karşılaşmıştı. Muhalefet fırkasına oy vermek isteyen insanlar seçim defterlerinde isimlerini bulamamış, sandıklar geç kurulup erken kaldırılarak oy vermelerine engel olunmuştu. SCF’nin Ermeni, Rum ve Yahudilerden aday göstermesi Gayrimüslimlerin çoğunlukla muhalefete yönelmesini sağlamıştır.
Bu yönelişte popülist politikalardan ziyade iktidarın siyasi ve ekonomik tavrının yanında muhalefet cenahının liberal bir anlayışa sahip olması etkili olmuştu. Bu bağlamda muhalefet hem teşkilatlanmada hem de seçimlerde Gayrimüslimlere aktif görevler vermişti. Gayrimüslimlerin seçimlerde kullandığı dil ve tavır iktidarın muhalefete yönelik kullandığı argümanlarda yer bulmuştu.
İktidarın Gayrimüslimlerin siyasete katılmasına sıcak bakmaması SCF’nin seçim propagandalarında elini güçlendirmişti. Bu kadar etkin rol almalarına karşın Gayrimüslimlerin yoğunlukta olduğu Beyoğlu ve Adalarda seçimi iktidar fırkası kazanmıştır.
Bu sonucun ortaya çıkmasında iktidarın seçim aygıtlarını elinde tutması etkili olmuştu. Seçim sonrasında Gayrimüslimler siyaset arenasında daha sık yer bulmaya başlamıştı.