Ürün Açıklaması
“Ahlak, Özgür Ve Dolayısıyla Aklı Sayesinde Koşulsuz Yasaya Bağlı Bir Varlık Olan İnsan Kavramı Üzerine İnşa Edildiği Sürece, İnsan Ne Ödevini Tanımak İçin Kendi Üzerinde Bir Varlık İdesine Ne De Ödevini Gözetmek İçin Ahlak Yasasından Başka Bir Güdüye İhtiyaç Duyar… Ahlak, Her Ne Kadar Kendi Maksatları İçin İradenin Belirleniminden Önceki Bir Amaç Tasavvuruna İhtiyaç Duymasa Da Sebep Olarak Değil, Tersine Yasalara Uygun Bir Şekilde Elde Edilen Maksimlerin Zorunlu Sonucu Türünden Bir Amaçla Mecburi Bir İlişkide Olması Muhtemeldir… Öyle Ki Bu Amaç, Sahip Olmak Zorunda Olduğumuz Bütün Amaçların Biçimsel Koşulu Olan (Ödev) Ama Aynı Zamanda Sahip Olduğumuz Bütün Koşullu Amaçlarla Uyuşan Koşulu (Ödevin Gözetilmesine Karşılık Gelen Mutluluğu) Da Kendinde İçeren Nesnenin Yalnızca İdesidir. Bu, İmkânını En Yüksek, Ahlaki Ve En Kutsal Olan Ve De Her Şeye Gücü Yeten Bir Varlık’ta Kabul Etmek Zorunda Olduğumuz, Dünyadaki En Yüksek İyi İdesidir. Yalnızca Bu İde En Yüksek İyinin Her İki Ögesini Birleştirebilir. Ancak Bu İde (Pratik Açıdan) Boş Sayılmaz; Çünkü O Bizim Doğal İhtiyaçlarımızda Ve Bütün Yapıp Etmelerimizde Genel Olarak Dikkate Alınan, Akıl Tarafından Yönlendirilebilen Son-Amaç Düşünüldüğünde İşimize Yarar, Aksi Takdirde O Ahlaki Kararlarımız İçin Bir Engel Olabilir. Burada Önemli Olan, Bu İdenin Ahlaktan Kaynaklanıyor Olmasına Karşın Ahlakın Temeli Olmayışıdır… Sonuçta İnsan Onda Ahlaki Olarak Etkide Bulunan İhtiyaç Sayesinde Ödevlerinin, Başarıyı Da İçeren Bir Son-Amaç Olarak Düşünülebileceğini Kanıtlar.Böylece Ahlak Kaçınılmaz Bir Şekilde Dine Vardırır; Bu Sayede O, İnsan Haricinde Güç Sahibi Ahlaki Bir Yasa Koyucu İdesine Erişir, Yasa Koyucunun İradesindeki Bu Son-Amaç (Evrenin Yaratılışı) Aynı Zamanda İnsanın Son-Amacı Olabilir Ve Olmalıdır.”