Eğitim-öğretim faaliyeti, bireylerin kendilerini bilişsel, duyuşsal ve psikomotor olarak disipline etmeleri için gerekli öğrenme ortamını sağlama işidir. Her disipline etme süreci, öngörülen ideale ulaşmak için birbirini izleyen adımlar içerir. Her eğitimci bu adımları atar, adımları sonucunda geriye dönüp ne yapmayı öngörüyorduk, neyi gerçekleştirdik sorusuna cevap verir. Verilen her cevap, gerçekçi ve güvenilir verilere dayandığı ölçüde kullanışlı ve değerlidir. Günümüzde eğitim sistemleri bu kullanışlı ve değerli bilgilere ulaşmak için “Ölçme ve Değerlendirme” uygulamlarına gereksinimi vardır. Okul uygulamaları ile bu değerli bilgilere ulaşmak isteyen herkesin, ölçme ve değerlendirme alanının ortaya koyduğu ilke ve çıkarımlar doğrultusunda üzerine düşeni yapması gerekir.