Ürün Açıklaması
Fakihlerin ve siyaset düşünürlerinin, meşru bir iktidarın kurulması için gerekli gördükleri biat akdinin taraflarında (devlet başkanı – seçici kurul) aradıkları ilim, adalet, akıl gibi şartlara, özellikle on birinci yüzyıldan itibaren, güç, kudret, şevket (nüfuz gücü) ve menea (caydırıcı güç) sahibi olma nitelikleri eklenmiştir. Bu değişimin yaşandığı dönem, Abbâsî iktidarı yıllarıdır. Zira Abbâsî devletinin başlangıç yıllarından itibaren birbirinden farklı zaman aralıklarında ve bölgelerde de facto egemen pozisyonlar elde eden emirlikler ve hanedanlıklar ortaya çıkmıştır. Gücün periyodik olarak merkezden çevreye dağılmasına neden olan bu durum, Kureyş asabiyetinin zaafa uğradığı Abbâsî devletinin sonlarında ise, sosyo-politik açıdan toplum-içi güç dengelerinde belirleyici role sahip bazı unsurların iktidar üzerinde etkili olmasıyla gücü daha da zayıflayan hilafet kurumu, sembolik bir makama dönüştü. Bunun yanında bir de Moğol istilaları ve Haçlı seferleri gibi iki büyük meydan okuma, devlet ve toplumu beka endişesi içine sürükledi. Bunun doğal bir sonucu olarak iktidar yetkisini kullanan imamda veya ona uygulama yetkisini veren seçici kurulda aranan şartlar bağlamında güç ve kudret niteliğine vurgu yapılmıştır.İktidar ve Meşruiyet, fakihlerin ve siyaset düşünürlerinin gerçekleştirdiği bu dönüşümü, temel ve yan kavramlarıyla beraber on birinci yüzyıldan on dokuzuncu yüzyıla kadar inceliyor.