Saat 14:00'a kadar verilen siparişleriniz AYNI GÜN KARGO. 4500 TL ve üzeri KARGO BEDAVA
logo

    Is Serisi (4 Kitap Takım - Ciltli) Binnur Şafak Nigiz

    Yazar: Binnur Şafak Nigiz Yayınevi: Dokuz Yayınları

    Saat 14:00'e kadar verdiğiniz siparişler aynı gün kargoya verilir.
    Saat 17:00'e kadar verdiğiniz siparişler ertesi gün servise çıkar.

    Ürün Açıklaması

    Eser Adı: İS SERİSİ (KUTULU 4 KİTAP TAKIM)(CİLTLİ)
    Yazar adı: BİNNUR ŞAFAK NİGİZ
    Yayınevi: DOKUZ YAYINLARI
    Türü: ROMAN
    Set İçeriği: 
    TÜNEL – İS SERİSİ 1
    NEHİR – İS SERİSİ 2
    GÜNEBAKAN – İS SERİSİ 3
    İKİZALEV – İS SERİSİ 4
    POSTER
    AYRAÇLAR
    POLAROİD FOTOĞRAFLAR
     
    Katkıda Bulunanlar: 
    Editör: AYCAN SARIAHMET
    Kapak Tasarımı: GİZEM ULAŞ
    Sayfa Tasarımı: VİLDAN YILMAZ
    Yayın Yönetmeni: ALİ OSMAN BAŞKUYU
    Baskı Adedi: 10.000 ADET
    Tavsiye Edilen Satış Fiyat: 400,00 TL
    KDV: 0%
    Cilt Bilgisi: ŞÖMİZLİ SERT KAPAK
    Kâğıt Bilgisi: 52 gr. Holman
    Basım Tarihi: TEMMUZ-2022
    Basım Bilgisi: (1. Basım)
    Sayfa Sayısı: 2208
    Kitap Boyutları: 13,5 x 21 cm
    ISBN No: 978-625-8099-26-3
    Barkod No: 9786258099263
    Çıkış tarihi:  ÇIKTI
    Kitap Tanıtım Yazısı : 
     
    TÜNEL – İS SERİSİ 1
    İs Tanyel başarılı bir konservatuvar öğrencisidir. Sahnedeki başarısının devamlılığını sağlayabilmek uğruna adının önüne yerleştirilen birçok kötü sıfatı umursamaz.
    Henüz daha lise yıllarındayken, adının karıştığı kötü dedikodular geçmişine ait bir canavar gibi onu bugününe kadar takip etse de dimdik durarak, aşk olarak gördüğü tiyatro için her türlü dedikodu ve iftiraya kulak tıkar.
    İs'i diğerlerinden ayıran yaşadıkları, onun kendini kötü bir insan olarak kabul edip, kötü bir insan olarak yaşadığına ikna ettirir. Aslında İs, annesi tarafından ilgiden yoksun büyümüş, babası tarafından çok küçük yaşlarda bir çocuk parkında terk edilmiş, yine küçük yaşlarda erkeklere olan güvenini kaybetmiş ruhu kanayan küçük bir kız çocuğudur.
    Peki aslında çok küçük yaşlarda erkeklere olan güvenini kaybetmesinin asıl sebebi nedir?
    Bir gün bir yabancının hayatına yaptığı ani girişle, zaten ağır kan kaybetmiş hayatında hiç beklenmedik değişiklikler oluşmaya başlar. Peki bu yabancı kimdir? Ve her şeyden önemlisi İs neden bu yabancıyı hiç sorgulamadan hayatına kabul etmiştir?
     
    Şeytan kanadımın arasındaydı.
    Şeytan kanadımın altındaydı.
    Ben ağlıyordum.
    Şeytan da benimle birlikte ağlıyordu.
    İçimdeki bu yangına rağmen nasıl oluyordu da kemiklerim hâlâ küle dönmüyordu?
           Yer yerinden oynuyordu, tüneller dağların kalbine çöküyordu, Otobüsün içinde evlerine gidenler de vardı, bir bilinmezliğe doğru yol alanlar da… 
    Hepsi aynı tünelin içinde ölüyordu.
     
    NEHİR – İS SERİSİ 2
    İs, oynadığı piyesteki kendini bir türlü göstermeyen Mantus karakterinin kim olduğunu merak etmektedir. Mantus’un yakında oyuna katılacağını öğrenen İs, Mantus’u beklerken yaşayacaklarından bihaberdir. Sırların yavaş yavaş açığa çıkmaya başlaması ve yeni insanların hayatına ayak basmasıyla birlikte İs artık çok farklı bir insana dönüştüğünü fark eder. Korhan’ın ondan sakladığı  büyük bir şey vardır, fakat bu nedir? Şüphenin, güven denizine dökülmesiyle suyun rengini  bulandırması üzerine, İs kendini bir çıkmazda bulacaktır.
    Aşk ise tüm bu bulanıklığa rağmen onun için hâlâ en berrak olandır.
    Serinin ikinci kitabında, düğümler çözülmeye, yalanların gölgesi silinmeye başlıyor.
     
    Bu bana bıraktığı kaçıncı yara iziydi?
    Buz gibi olmuş ellerime rağmen avuçlarımda şeytanın kanatlarından akan ateşi 
    taşıyormuşum gibi hissediyordum. Ateşin kavurduğu avuçlarımın ikisini de soğuğun bıçak gibi dikildiği demir parmaklıktan yapılma büyük kapıya bastırdım, kapıyı ittim, sanki göğsümün altındaki kalbi de boğazıma doğru itiyordum aynı yanan avuçlarımla.
    Suyun kalp atışlarını duyuyordum. Suyun nefesini hissediyordum.
    Suyun beni takip ettiğini biliyordum. Sağlam bastığım adımlarımın taşıdığı 
    o titreyen ruhumun elleri şimdi kalbimdeydi; kalbimin atışları ilk defa bu kadar sessizdi.
     
    GÜNEBAKAN – İS SERİSİ 3
    Her şeyin açıklığa kavuşmasıyla beraber İs, duygusal olarak toparlanmanın yolunun uzaklaşmaktan geçtiğini düşünür. Artık yeni bir şehre, ciğerlerini yakacak yeni bir nefese ihtiyaç duymaktadır. Fakat bilmediği bir şey vardır, nereye giderse gitsin, geçmiş geçmeyecektir ve onu bir hayalet gibi takip etmeye devam edecektir. Korhan bir gölge gibi İs’i izleyip onu geri isterken, İs aşk ve gurur arasındaki o çizgide arafta kalmıştır. Serinin üçüncü kitabında çözülen tüm düğümler bir kez daha bir araya geliyor ve aşk, yalanlar ile gerçeklerin sarmaşığına takılıp kördüğüm oluyor.
     
    Sustuğum her kelime kurşun olup zihnimden kalbime yağarken aynadaki yansımama gülümsedim. Yalanları kusan bir adamın gerçekleri saklayan küçük kızı olarak bitirdiğim bir gecenin sabahına, yine o adamın kilitli kafesinden ayağına bağladığı bir yalanla anahtarı bile olmadan çıkan kekliği olarak uyanmıştım. 
    Onu seviyordum, onu sevdiğim için kalbimi affedemiyordum. Devam edecektim. Yel değirmenlerinin boş arazilerde dönmeye devam ettiği gibi devam edecektim; başım dönecekti ama 
    devam edecektim. Devam edecektim. Bir çocuğun attığı ilk adımdan sonra düşüp yine de tekrar koltuğun kenarlarına tutunarak kalkıp adım atmaya devam ettiği gibi devam edecektim; ayaklarım beni taşımayacak, dizlerimin üzerine düşecektim ama devam edecektim. O kadar devam edecektim ki, kimse benim kadar devam edemeyecekti.
     
    İKİZALEV – İS SERİSİ 4 
    Birbirilerini geride bırakmak zorunda olduklarına inanan İs, Korhan ile aralarındaki bağın kopmasının imkânsız olduğunu fark ettiğinde bir şansları daha olabileceğine inanır. İs, yeniden deneyebilmeleri için bir şart koşmuştur, zamanı geldiğinde Korhan’a bir soru soracaktır ve alacağı cevap, ikisinin kaderini belirleyecektir. Korhan, aşk ve geçmiş arasındaki o saç teli kadar ince çizgide İs’i kaybetmemek için 
    savaşırken, ikisi de kapıda onları bekleyen daha büyük bir fırtına olduğundan bihaberdirler.
    Serinin dördüncü kitabında düğümler alevlere dönüşüyor ve ruhların çıra gibi yanacağı büyük bir yangın başlıyor.
     
    Ağlıyordum. Çünkü onsuz kalacaktım, artık bunu biliyordum. Onsuz kalmaktan korkuyordum, belki de bunun için ağlıyordum. Onu bu kadar çok sevdiğim için ağlıyordum. 
    Üzerimde bir tabut kapağı gibi duruyordu; sanki o benim mezarımdı, ölümümdü; ama o benim var oluşumdu.
    Bakışlarının ağırlığını hissettiğim anda gözlerim aralandı. Karanlığın hüküm sürdüğü odanın içinde parlayan bir çift lezâ yeşili göz ruhuma sızdığında, gözyaşlarım şiddetlendi. 
    Gözyaşlarımın şiddetlenmesi onu daha da büyük bir acının kollarına itmiş gibi beni tuttu. Kollarının arasında, o bir tabut kapağı gibi üzerime kapanmışken altında öylece uzandım ve sadece ağladım. Bana dokundu, tuttu, sarıldı, üzerime gök gibi gerildi 
    ve o da benimle birlikte ağladı.


    Özellikler

    Barkod 9786258099263

    Katkıda Bulunanlar

    Yazar Binnur Şafak Nigiz