Ürün Açıklaması
Sen buraya geldikten sonra ’Japonya’da ruhun yaşamaya devam etsin’ diye bir sakura ağacı dikmişler; şimdi bir gör, dev gibi bir ağaç olmuş... Seni burada kolay bulabileyim diye vasiyet etmiştim; ’beni o sakuranın dibine gömün’ diye...
-Lale Manço Ahıskalı-
“Kadının giydiği en güzel giysi, erkeğinin kollarıdır’’ demişler. Ben o kolları çok özlüyorum. “Burnunun direği sızlamak“ diye bir söz var ya, çok doğruymuş. Benim sızlıyor, hem de özlemden. Aydınlıklar içinde yat, mekanın cennet olsun kocam... Seni seviyorum ve hep seveceğim.
-Aylin Köksal-
Sabahları öpmeden kapı dışarı çıkmazdı, akşam da kapıdan içeri girer girmez bir hafta görmemiş gibi sarılırdı. Çok sevecendi, çok... Onu özlüyorum.
-Cemre Birand-
Meğerse kansermişsin. O süreçteki azmine, kabullenişine inanamamıştım. Süreç işlerken gördüğün “kemo“larla sen bir ağaç dibine, ben bir ağaç dibine kusarken meğerse ben hamileymişim.
-Vuslat Sena Akay-
Seni Affetmek mi? Artık sana inanmak mı? Gökyüzünden düşen tek çare damlam bile olsan, çaresizliklerden çare bekler yine de sana sığınmam. Seninle ve kendimle mücadelem bitmiştir. -Gül Meyenay-
Aşk bir kaderdir. Karşılıklı aşklar eğer evlilikle birleşirse güzel olur. Eğer evlilik medeni bir boşanmayla biterse, yine güzel olur. Çünkü yeni bir aşk için insan farkında olmadan bekler. Ve ansızın gelir bulur aşk insanı. Boşanmak mı daha zor, dul kalmak mı daha zor? Bunu ancak yaşayan bilir. Boşanmayı da yaşadım, ölümü de gördüm. Kollarımda son nefesini vererek, bana hayatın, gerçek bir gurbet ve hasretten ibaret olduğunu öğrettin. Ey çocuk, sen bana sevmeyi-sevilmeyi, almadan vermeyi öğrettin. Aşkı söyledin, yazdın, yürekten davrandın, ansızın gittin. Aşk bir geliş-gidiş’miş anladım. Mutluluk için...
-İlkim H. Karaca-
Daha önce imza: Kızın ile listelere giren kitabın devamı
(Tanıtım Bülteninden)