Ürün Açıklaması
Kökeni, Mahiyeti ve Dogmalaşma Süreci-Bir gizem olarak nitelenen teslisin muhtemelen en kapalı tarafını Kutsal Ruholuşturmaktadır. İçinde muhtelif kaynaklara ait metinleri barındıran geniş birkitap koleksiyonu olan Kitabı Mukaddes buna paralel olarak Ruh konusundada farklı anlayışlara sahiptir. Eski Ahit'te Ruh “tanrısal/ilahi” birçok işler gerçekleştirenbir yapıda tasvir edilse de Tanrı ile ontolojik bir yakınlığa sahip değildir.Yeni Ahit'te ise İncillerin yazılış kronolojisine uygun olarak Kutsal Ruh anlayışıkonusunda bir gelişim ve dönüşüm göze çarpmaktadır.Kitabı Mukaddes'ten sonra teolojik meselelerin ilk defa ele alındığı metinlerolan Apostolik babalara ait yazılar ise Kutsal Ruh konusunda büyük oranda kutsalmetinleri takip etse de Hermas'ın Çoban'ı gibi farklı bir Ruh anlayışı barındıranmetinler de bulunmaktadır. Hemen akabinde Apoloji yazarları Hristiyankarşıtı yazarların metinleri ile ilgilendiklerinden onların kendi terminolojileriüzerinden bir cevap üretme yoluna gitmişlerdir. Bu durum Hristiyan teolojisindeKutsal Ruh anlayışının gelişimine önemli katkılar sağlamıştır. 3. yüzyılda Origenesve Tertullianus gibi çok önemli kilise babalarının Kutsal Ruh'un mahiyeti konusundakigörüşleri tartışmaların alevlendiği 4. yüzyıldaki önemli isimleri ciddibir biçimde etkilemiştir.Kutsal Ruh meselesi müstakil olarak ilk defa 4. yüzyılın ikinci yarısında gündemegelmiştir. Önce Tropici denen yerel Mısırlı bir grup, ardından Makedonyusçular/Pneumatomachi Kutsal Ruh'un yaratılmış olduğunu kabul edip onuBaba Tanrı'dan ve İsa Mesih'ten farklı ve hiyerarşik olarak aşağıda olduğunusavunmuşlardır. Kutsal Ruh'u kilisenin bir dönem ana gündem maddesi halinegetiren Pneumatomachi'nin iddialarına Kapadokya Babaları cevaplar üretmiştir.En nihayetinde siyasi desteği uzun süre sonra arkasına alan İznikçi kamp İstanbulKonsili'nde Kutsal Ruh'un varlığını Baba'dan aldığını ve Baba ve Oğul ilebirlikte yüceltilip tapılması gerektiğini kabul ettirmiştir