Ürün Açıklaması
Ne Müslümanlar'ın ne Hıristiyanlar'ın tarih boyunca izledikleri yol, birbiriyle münasebetlerine bakılmaksızın anlaşılamaz. "Yahudi-Hıristiyan medeniyeti"nin Avrupa dahilinde, geçen iki yüzyılın felaketlerinin aksine özel tarihsel kökleri vardır. Diğer taraftan "İslâm-Hıristiyan medeniyeti" farklı tarih ve coğrafyalara kök salmıştır ve günümüzde medeniyetlerle ilgili endişelerimizin aksine başka türlü olumlu tecrübeler söz konusudur.Bir İslâm-Hıristiyan medeniyetini tasavvur edebilmemize mani olan şey, on dört asırlık korku ve polemiğe dayanan hakim bir tarihsel anlatı ve tabii ki İslâm'da bir "hata" olduğuna dair pek çok Batılı arasında yaygın olan kanıdır. Öncelikle ilk sorunu, yani yüzlerce yıllık bu hakim anlatıyı teferruatıyla incelemek uygun olacaktır Bir bütün olarak ve tarihsel bir perspektiften bakıldığı zaman İslâm-Hıristiyan dünyasını birbirine bağlayan şeyler, ayıran şeylerden çok daha fazladır. İslâm-Hıristiyan medeniyetinin savunması, daha acil olarak, şüphe, korku, şiddetli hükümet eylemi ve demagojinin bizleri her geçen gün biraz daha bölmekle tehdit ettiği bir zamanda, İslâm-Hıristiyan medeniyeti ilişkilerinin ele alınması, büyük bir aciliyetle ihtiyaç duyduğumuz bir fikirdir.