Şiirimizin üretken kalemlerinden Gülsüm Cengiz, yeni şiir kitabıyla bir kez daha karşımızda. Bu kez, günümüz dünyasının lekeli kavramlarına bulaşmadan söz edilemez hâle gelen mültecilik, sınırlar, savaşlar, yaşamı çalınan çocukluk hakkında onurlu bir şiir işçisinin diliyle bize sesleniyor: insani ve sağduyulu bir sesle…
Balıkların özgürce gidip geldiği ama insanların özgürce gidemediği, sınırlarında öldüğü dünya ile “Neden bu kadar kolay bir çocuğun ölümü?” sorusu Gülsüm Cengiz’in şiirine nüfuz ediyor. Sonra “Ceviz ağacının yapraklarının hışırtısı/ ışıl ışıl parlayan çocuk gözleri... / İşte budur yaşam sevinci” dizelerini de şairin şiirinde görerek yaşamın binbir rengine tanık oluyoruz…
“Başka Bir Gökyüzünün Altında”, dizelerine eşlik ederken arındığımız, insanın temel değerlerini ve yaşama sevincinin galebe çalacağını yeniden hatırladığımız bir okuma deneyimi sunuyor bize.
Kemal Özer - “Eylül Deyişleri”ne önsözden (1987):
“Gülsüm Cengiz, bağlanacak değerler arayan, dolayısıyla yalpalayan bir ozan değil. Hem dünya görüşü olarak, hem estetik olarak. Hem içerikte, hem biçimde. Gülsüm Cengiz, ‘söz’e bağlanmış, ‘sözün gücü’ne... Büyük, derin, ana yolu seçmiş. Kısa erimli, parlak görünümlü başarılar yerine, iğneyle kuyu kazmayı, ağır ama güvenli ilerlemeyi seçmiş. İmgeyi cambazlıklar düzeyinde bir gösteri aracı görmek yerine, ‘sözün gücü’ne inananlar kervanına katılıp yalın sözden çok şey bekleyenlerin alçakgönüllü, ama sağlam ve zorlu yolunda yürümeyi....”
