Yazar: Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
İÇERİK TANITIM Onları çok yakından tanıyoruz. Değişik bir aşk üçgeninin köşelerinde duran üç kişi; Seni Sevmiyorum’un üç kahramanı: Stuart, Oliver ve Gillian. Julian Barnes önceki romanının bir devamı olan Aşk Vesaire’de de, kahramanların sırlarına doğrudan tanıklık etmemizi, gerçeği kendi ağızlarından öğrenmemizi sağlayan aynı etkili kamera tekniğini kullanıyor. Böylelikle okur, roman kahramanlarının iç yaşantılarını, birbirleri hakkındaki hislerini, tasarılarını ve özlemlerini gözlemleme fırsatını elde etmiş oluyor. Acaba aradan geçen on yıl bu fırtınalı aşk ilişkisindeki dengeleri nasıl değiştirdi? Stuart, aşkını “kalbine gömmek” için gittiği Amerika’dan yepyeni güçlerle donanmış olarak mı döndü? Ve artık zengin sayılabilecek biri olan Stuart için aşk hâlâ aynı “piyasa” yasalarına göre mi işliyor? Stuart’ın “yeni” serveti, arkadaşı Oliver’ın “yeni” depresyonu mevcut ilişkilere yepyeni bir boyut mu katacak? Bu beklenmedik dönüşün yol açtığı fırtınayla Gillian’ın kalbinin pusulasında bir sapmaya mı yol açtı? Yoksa, Oliver’ın kendi teorisinde ileri sürdüğü gibi “dünya, aşkın her şey olup geri kalan şeylerin sadece bir ‘vs’ olduğunu düşünen insanlarla, aşka yeterince değer vermeyen ve yaşamın en heyecan verici kısmının bu ‘vs’de yattığını düşünen insanlar arasında” ikiye mi ayrılıyor? Julian Barnes’ın roman sanatının ayırıcı özellikleri olan “keskin ironi” ve “ayrıntı zenginliği” Aşk Vesaire’de bir kez daha bütün renkliliği ve derinliğiyle gözler önüne serilip, okurları “Aşk”ın gerçek niteliği üzerinde ciddi bir düşünceye sevk ediyor. Aşk Vesaire, sözcüğün gerçek anlamında kolay kolay tüketilemeyecek bir kitap.
JULIAN BARNES: Çağdaş İngiliz edebiyatının önde gelen adlarından olan Julian Barnes, 1946’da Leicester’da doğdu. Oxford Üniversitesi, Magdalen College’da okudu. The Oxford English Dictionary’de sözlükbilimci; daha sonraları ise The New Statesman ve The Sunday Times’ta gazeteci olarak çalıştı. Kitap eleştirileri ve takma adla polisiye romanlar kaleme aldı. 1982’den 1986’ya değin The Observer’da televizyon eleştirmenliği yaptı. İlk romanı Metroland [1980; Metroland, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2005] 1981’de Somerset Maugham Ödülü’nü kazandı ve bunu 1982’de yayımlanan Before She Met Me [1986; Benimle Tanışmadan Önce, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2000] adlı romanı izledi. Asıl üne kavuşmasını sağlayan yapıtı ise, 1984’te yayımlanan romanı Flaubert’s Parrot [Flaubert’in Papağanı, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2001] oldu; bu yapıtıyla Geoffrey Faber Memorial Ödülü’nü kazandı ve ayrıca Fransa’da Medicis Ödülü’nü kazanan ilk İngiliz olarak daha büyük okur kitlelerine ulaştı. 1986’da Staring at the Sun [Gündoğumuna Yolculuk, Çev. Didem Atay, Ayrıntı Yayınları, 2006] ve 1989’da ise, edebiyat alanındaki yenilikçiliğinin ve geniş hayal gücünün somut bir kanıtı olan ve birçok eleştirmence çarpıcı ve çizgidışı bir yapıt olarak değerlendirilen A History Of The World In 101/2 [101/2 Bölümde Dünya Tarihi, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 1999] yayımlandı. Bunları 1992’de yayımlanan Talking It Over [Seni Sevmiyorum, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2000] ve 1993 tarihli, politik hiciv romanı The Porcupine [Oklukirpi] izledi. 1995’te, The New Yorker dergisi için yazdığı ve İngiliz kültür ve siyaset yaşamı üzerine kaleme aldığı makalelerden oluşan Letters from London gün ışığına çıktı. 1996 yılının Ocak ayında, 50. yaş gününün arifesinde, içinde daha önce çeşitli dergilerde yayımlanmış hikâyelerinin de bulunduğu ilk hikâye kitabı Manş Ötesi [Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 1999] okurla buluştu. Ve 1998 Eylül’ünde, England, England [İngiltere İngiltere’ye Karşı, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2003] kitapçı raflarında boy gösterdi. Seni Sevmiyorum’un devamı olarak da okunabilecek olan romanı Love, etc. [Aşk, Vesaire, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2002] Temmuz 2000’de, denemelerinin toplandığı Something to Declare [Bir Çift Söz, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2004] 2001’de, The Man Booker ödülüne aday gösterilen Arthur & George [Arthur ve George, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2010] ise 2005’te yayımlandı. 2008’de otobiyografik bir deneme olarak görülebilecek Nothing to be Feared [Korkulacak Bir Şey Yok, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yayınları, 2011] gün ışığına çıktı. Julian Barnes 2011 yılında The Sense of an Ending [Bir Son Duygusu, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yay., 2013.] adlı roman ve Pulse [Nabız, Çev. Serdar Rifat Kırkoğlu, Ayrıntı Yay., 2012] adlı hikâye kitabını çıkardı.
Özellikler |
|
Barkod | 9789755393247 |
Katkıda Bulunanlar |
Saat 12:00'e kadar verdiğiniz siparişler aynı gün kargoda.
İletişim bölümümüzden bizlere herzaman yazabilirsiniz.
Kart bilgileriniz saklanmadan güvenli şekilde bankaya gönderilmektedir.
En iyi fiyatı sizlere en hızlı kargo ile sunuyoruz.