Yazar: Yayınevi: Can Yayınları
“Hiçbiri, tüm o gecelerin içindeki büyülü 602. gece kadar altüst edici değildir.“ Yazma eylemi üzerine düşünmeye devam eden Murat Gülsoy, bu kez Borges’in sözünü ettiği o büyülü gecenin izini sürerek, genel olarak sanat ve özel olarak edebiyatta temsil meselesinin açtığı kapıdan giriyor yazının bahçesine. Bu bahçede, kendi içine doğru genişleyen resimler, sonsuzluğa doğru düşme hissi veren hikâyeler, roman kahramanı olduğunun farkında olan metakurmaca karakterler, kendinin aynası olan metinler arasında gezinirken, bir yandan da kendi edebiyatının köklerini arıyor. 602. Gece, insanlığın bilinen en cesur özgürlük projelerinden biri olarak sahiplendiği modernizmin edebi mirasını tartışırken, bu coğrafyadaki izdüşümlerini de Ahmet Hamdi Tanpınar, Oğuz Atay ve Orhan Pamuk gibi kilit isimler üzerinden yeniden ve yakından okuyor.
İyi Bir Edebiyat Düşünürü ve Eleştirmeni
Okurlar Murat Gülsoy’u daha çok öykü ve romanlarından tanıyor olabilir. Ama o aynı zamanda çok iyi bir edebiyat düşünürü ve eleştirmeni. Bu alandaki ikinci kitabı yeni çıktı: “602. Gece“. Bir önceki deneme kitabı “Büyübozumu: Yaratıcı Yazarlık“ gibi “602. Gece“yi de hem yararlanarak, hem de büyük ölçüde fikir birliği duygusuna kapılarak okuyorum. Bu kez Tanpınar, Oğuz Atay ve Orhan Pamuk çözümlemeleri de yapıyor Gülsoy. Az rastlanır bir biçimde rahat okunan kitaplar bunlar. Hatta, açılabilecek tek ayraç berraklık fazlalığı olabilir. Aynı duyguya Memet Fuat okurken de kapılırdım: Belli belirsiz ve iyicil bir öğreticilikle birlikte gelen berraklık fazlalığı bir tür tedirginlik yaratıyor, dünya bu kadar berrak değil çünkü. (...) Anlatımı berrak ama, basitleştirici değil. Belirli konularda hükmünü vermiş olup, hükümlerini gözden geçirmelerine neden olabilecek okumalardan kaçınanlar özellikle okumalı onu.
-Necmiye Alpay, Radikal, 2009-
Kendini Kurgulayan Edebiyat
602.Gece, kurmacanın sınırlarını, yazınsal dünyasını anlatma biçimini ve kendinigerçekleştirme olanaklarını merak eden bir yazarın sorduğu sorulara verdiği karşılıkların ortaya çıkardığı, edebiyatımızda benzerlerine sık rastlanmayan bir eleştiri örneği. (...) Murat Gülsoy’un kendi yazarlık serüveninin kaynakları arasında gördüğü metinleri aynı zamanda yapısal özellikleriyle çözümleme çabası, yaratıcı bir yazarın öteki yazarlar üzerine eğilme biçimini gösteriyor ki, eleştiriyi yalnızca eleştiri yazarlarının ödevi gibi alan naïf anlayışın çok ötesinde bir anlayıştır.
-Semih Gümüş, Radikal Kitap, 2009-
Binbir Geceden Biri
Bir anlamda “sonsuzluğa düşme“ olarak tanımlanabilecek bu örnekten yola çıkarak kurmacanın aynalar, labirent, sonsuzluk, ikizlik, içiçe geçme, merkezilik gibi anahtar kavramlarının ışığında modern ve postmodern edebiyatın derin sularına doğru yolculuğa çıkarıyor bizi Gülsoy.
-Ethem Baran, Zaman Gazetesi Kitap Eki, 2009-
Modernist Arayışın Durakları
Murat Gülsoy Kendini Fark Eden Hikaye altbaşlıklı 602.Gece’de Borges’ten yola çıkarak edebiyatın modernizmden postmodernizme evrilmesini inceliyor.
-Metin Celal, Cumhuriyet Kitap, 2009-
Bir Keşif Serüveni
602.Gece yer yer akademik renkler de katılmış olan bir inceleme; daha doğrusu denemeler toplamı. Yazarın içtenlikli “ben“ söylemi, araştırma tutkusu, kuşkuları, merak ve keşif serüvenini okurla paylaşması, odağa aldığı metinleri farklı sanat disiplinlerine açarak incelemesi, kitaba yoğun bir edebiyat ve sanat tadı veriyor. Aslolan, kuramsal bir kitap içinde de edebiyat ve sanat estetiğinden uzaklaşmamak, böylelikle kurmaca yapıtların anlamlarını çoğaltıp farklı okumalara açabilmek, yaratıcı okurlar yaratabilmek... Murat Gülsoy, 602. Gece’nin sayfalarında, zihinlerdeki yanılsama zincirlerinin birer birer kırılmasını sağlayan etkin bir farkındalık yaratıyor.
-Hülya Soyşekerci, Cumhuriyet Kitap, 2009-
602. Gece Muamması
Murat Gülsoy, ilk kitabı Oysa Herkes Kendisiyle Meşgul’ün 1999’daki basımından on yıl sonra onuncu kitabı 602. Gece’yi yayımladı. Verdiği yaratıcı yazarlık derslerinden süzülen Büyübozumu’ndan beri kurmacanın kuramsal yönüyle de ilgili olduğunu göstermişti. Aslında, kuramsal olmayan metinlerinde de kurmaca meselesiyle, özellikle de metakurmacayla daha ilk öykü kitabından beri uğraştığını belirtmek gerek; örneğin ilginç bir şekilde, on yıllık “kitaplı yazarlık“ uğraşısının bir ucunda “Gecenin ve Yazının Bilgeliğine Dair“ hikâyesi yer alırken diğer ucunda “602. Gece: Kendini Fark Eden Hikâye“ yer alıyor.
-Ergun Kocabıyık, Mesele Dergisi, Kasım 2009-
Özellikler |
|
Barkod | 9789750722318 |
Katkıda Bulunanlar |
Saat 12:00'e kadar verdiğiniz siparişler aynı gün kargoda.
İletişim bölümümüzden bizlere herzaman yazabilirsiniz.
Kart bilgileriniz saklanmadan güvenli şekilde bankaya gönderilmektedir.
En iyi fiyatı sizlere en hızlı kargo ile sunuyoruz.